Sol yanım...

8 Ağustos 2012 Çarşamba

GAZETEM EGE/ KABİNEDE REVİZYON…




Şimdi varsayalım ki iktidarda CHP var. Mevcut hükümetin tüm icraatlarını CHP yapıyor. Kabinede revizyon yazıları çoktan yazılmaya başlanmıştı. Söz konusu AKP olunca herkes de bir temkin, sessizlik sormayın gitsin. Gelin görün ülkemizde gelişmeler öyle bir noktaya geldi ki kabinede revizyon adeta kaçınılmaz oldu. En başta başbakan için…

Bu revizyonun ilk sinyalini geçenlerde katıldığı bir televizyon programında CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin verdi. Tekin kulislerde Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun yerine Vamık Volkan’ın getirileceğinin konuşulduğunu belirtti. Bu öngörüyü destekler benzer gelişmeler bu hafta içinde yaşandı. AKP’nin MKYK toplantısında bazı isimlerin –ki kadın ağırlıklı isimler- İçişleri Bakanı Şahin’le ciddi tartışma yaşadıkları ve bu gerginliğe başbakanın sessiz kalarak aslında Şahin’den memnuniyetsizliğini dışa vurduğu basına yansıdı. Gerek dışişlerinde, gerek içişlerinde yaşanan dramatik gelişmeler belli ki Başbakan Erdoğan’ı da rahatsız ediyor. Son dönemlerde Suriye’de güdülen yanlış politikalar, son yapılan Barzani ziyareti Davutoğlu’nun koltuğunu sallamakta. Eğer ki onun ismi üzerinde bizim bilmediğimiz bir zorunluluk yok ise değişmesi kaçınılmaz… İçişleri Bakanı’nın ise özellikle Malatya’da Alevi vatandaşlarımızın yaşadığı olaylara karşı takındığı tutum vicdanları rahatsız etmiştir. Bu Bakan Şahin’in yanlış tutum dizininin son halkasıdır.

Olası bir kabine revizyonunda topun ağzında olan üçüncü isim ise Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’tır. Kılıç televizyonculuktan geldiği için kameralarla arası iyi bir isim. Fakat hatipliği bile 2012 Londra Olimpiyatlarındaki başarısızlığımızı kurtarmaya yetmeyecek. Süsleyip püsleyip, allayıp pulladıkları bol kremalı pasta bozuk çıktı. Büyük umutlarla ve geniş katılımla gidilen Londra Olimpiyatları adeta düş kırıklığına dönüştü. Şimdi başta Bakan Kılıç olmak üzere, tüm federasyonlar mercek altına alınmalı. Spor Federasyonlarının özerkliği-yarı özerkliği, işleyişi, sporculara sundukları katkılar gözden geçirilmeli. Başbakanın sevdiğini bildiğimiz Kılıç’ı yakın zamanda bir hesaplaşma beklediği kesin: Neden başarısız olduk?

Kabine değişikliği demişken İsmet Yılmaz ismini hiç duydunuz mu? Ülkemiz terörle kavrulurken, her gün yeni bir şehit haberi gelirken, neredeyse tüm komşu ülkelerde iç savaş yaşanırken Milli Savunma Bakanımızın yüzünü gören cennetlik. Bakan Yılmaz bir çift söz ederse belki onu da tanıma şansına sahip oluruz. Geçmiş kabinelerdeki Savunma Bakanlarının adlarını bir çırpıda söyler ve hatırlarken bu kabinede neden Savunma Bakanlığı geri planda kalmıştır? Bunu da göz ardı etmemek gerekir…

İçeride ve dışarıda yaşanan gelişmeler, yaklaşan cumhurbaşkanlığı ve yerel seçimleri Başbakan Erdoğan’ın oyunu yeniden kurmasına neden olabilir. Önümüzdeki günlerde oluşacak bu yeni kurgunun bir başka aktörü de Numan Kurtulmuş olacaktır. AKP’de de değişen iç dengeleri hesaba kattığımızda yeni bir kabinede başka sürprizlerle de karşılaşabiliriz. Yeri değişmez görülen Bülent Arınç, Kurtulmuş’un oyuna girmesiyle farklı pozisyon alabilir. Tüm bu gelişmeleri önümüzdeki günlerde yaşayıp göreceğiz.

Bakalım 61. hükümette ayrılık çanları kimin için çalacak?



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder