ABDOCAN
Bir ağacı yerinden söktüklerinde başlamıştı herşey...
Önce çevreciler ve daha sonra hızla gençler,
sanatçılar, siyasetçiler ve halkın her kesiminden insan o sembol olan ağaçlar
için Gezi Parkı’nda nöbet tutmaya başladılar.
Bir ağacın yaşamı özgürlüktü toplanan insanlar
için. Kapitalizmin amansız açgözlülüğüne karşı direnişti. Yasaklara baş
kaldırıydı. 10 Yıldır biriken öfkeydi artık o ağaç. Ve Gezi Parkı’nda başlayan bu
direniş ateşi milyonların gönlüne düştü. Çünkü o gönüllerin de sabrı tükenmişti
yıllardır süre gelen baskıdan, diktadan.
Ve işte böylece yollara düştük özgürlük ateşinin
peşinden... Hepimiz sanki bu günü bekliyormuşcasına uykusuz kaldık gecelerce...
Artık bu hepimiz için bir özgürlük mücadelesiydi. Fakat esas önemli olan bu mücadelenin
öncüsü henüz 20’li yaşlarındaki gençlerdi. Ne okulları umurlarındaydı, ne
sınavları, ne yedikleri gaz, ne gördükleri şiddet. Birçoğumuzun “apolitik”
olduğunu düşündüğümüz gençler hepimizden daha cesur direndiler meydanlarda,
caddelerde... Özgürlük mücadeleleri için bedel ödemeye hazırdılar. Henüz
20’lerindeydiler ama kocaman yürekleri vardı. Tıpkı devrim şehidi Denizler,
Mahirler, Hüseyinler gibi...
Evet. Bir ağaçla başladı bu halk direnişi... Ve
önderi gençlerdi...
İşte o koca yürekli, devrim sevdalısı gençlerdendi
Abdullah Can Cömert. Facebook’ta kullandığı adıyla “Abdocan”.
CHP Gençlik Kolları üyesi Abdocan’ın henüz 22
yaşında hain bir saldırıda
hayatını kaybetmesi hepimizin yüreğini dağladı.
Öyle ya biz bir ağaç için çıkmıştık yollara...
Şimdi bir can, bir evlat katledilmişti. Bir
insanın, genç bir fidanın hayatından daha değerli ne olabilirdi?
Hepimizin yüreğini kanattı Abdocan’ın gidişi...
Abdocan facebook sayfasına yazdığı son mesajında; "3 günde sadece 5 saat uyudum. Sayısız biber gazı yedim, 3 defa ölüm
tehlikesi atlattım. Ve insanlar ne diyor biliyor musunuz? "Boşver ülkeyi
sen mi kurtaracaksın" Evet kurtaramasakta bu yolda öleceğiz. (O kadar
yorgunum ki, 3 günde 7 tane enerji içeceği 9 tane ağrı kesici ile ayaktayım.
Sesim kısık vaziyette ama gene saat 6’da alanlardayım sadece devrim için)"
diyordu.
Şimdi genç bir fidanın haince
katledilmesinden dolayı yüreklerimizde acı, gözlerimizde yaş var.
“Sadece devrim için” diyen Abdo için
biz direnmeye ve mücadeleye devam edeceğiz.
O artık devrim şehidi ağabeylerinin
yanında…
Erken oldu gidişin ama unutursak
yüreğimiz kurusun Abdocan… Huzur içinde uyu…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder