Sol yanım...

11 Aralık 2013 Çarşamba

ÖTEKİ TÜRKİYE


ÖTEKİ TÜRKİYE

Bu hafta Gazete Çeşme Güneşi’nde sizlere CHP’nin hazırladığı “Öteki Türkiye” raporundan bahsetmek istiyorum. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’e bağlı olan İletişim, Tanıtım ve Medya İlişkiler bölümü tarafından hazırlanan raporun önsözü dahi raporun içindeki acı Türkiye’yi anlamak için yeterli ipucunu veriyor.

Raporu okuyamayanlar için önsözünü sizlerle paylaşmak istiyorum;

“Burada yazılanlar, iktidarın ötekileştirdiği emekçilerin, çocukların, kadınların sömürülmesine karşı bir direniştir...
Amacımız, naylon çadırda yananların, 50 liralık gaz maskesi olmadığı için kuyuda zehirlenenlerin, balık istifi araçlarda kazada ölen mevsimlik işçilerin, devlet şiddetiyle hayatını kaybeden gencecik fidanların, cinayete kurban giden kadınların, cinsel yönelimler ve cinsiyet kimlikleri sebebiyle nefret cinayetlerine kurban gidenlerin ve iktidarın susturduğu halkımızın sesi olmaktır.
12 Eylül’ün ürünü olan sendikal yasaklardan beslenen ve 11 yıllık hükümdarlığında esnek çalışma, taşeronlaşma ve güvensiz çalışma koşulları üzerine kurduğu  kölelik düzeni ile AKP Hükümeti’nin sadece son 9 ayda kanına girdiği en az 842 emekçi için,
‘’Muhafazakarlık’’ kisvesi altında ikincilleştirilip, maruz kaldıkları şiddete sessiz kalınmasıyla 2013’ün ilk 9 ayında cinayete kurban giden, en az 168 kadın kardeşimiz için,
Kafası pres makinasına sıkışarak, inşaat boş̧luklarına düşerek, tarlada, şantiyede, fabrikada 2013’ün ilk 9 ayında  ölen 46 çocuğumuz için,
Ortadoğu’da ucuz kahramanlıklara soyunup, ülkemizde Suriyeli sığınmacıların çaresizliğini sektörleştiren AKP’ye karşı sayısı 600.000’i geçen Suriyeli vatandaş için  “Öteki Türkiye” çalışmamızın ilk adımı olan ÖTEKIİ TÜRKİYE: EMEK ve ŞİDDET raporunu sizlere sunuyoruz.”

Evet,  önsözünden de anlaşılacağı üzere Öteki Türkiye raporu gözden kaçırılmaya çalışılan Türkiye gerçeklerini ortaya koyuyor. Raporda yer alan bazı çarpıcı analizleri de sizlerle paylaşmak istiyorum:

* Türkiye’de yürütülen araştırmalar her 5 aileden 3’ünün yoksulluk sınırının altında yaşadığına işaret eder. (Türk- İş tarafından yürütülen araştırma, Türkiye’de 4 kişilik aile için Eylül 2013 yoksulluk sınırı 3.361 TL, açlık sınırı 1.032 TL olarak verilmiştir.)

* %50’si çocuk işçiliğine dayalı olan mevsimlik tarım işçiliğinin çocuk boyutu özel olarak ele alınmalıdır. Mevsimlik Tarım işçisi çocuklar, sağlık ve barınma gibi en temel hizmet alanlarından faydalanamamaktadır. Bu temel sorunlara ek olarak, yaklaşık sekiz aylık eğitim öğretim yılından ortalama 60 gün uzak kalıp, buna bağlı olarak gelişen sosyal dışlanmayla karşı karşıya kalmaktadırlar.

* 2012 yılında en az 80, 2013 yılının ilk 9 ayında ise en az 30 maden işçisi hayatını kaybetmiştir.
AKP Hükümeti’nin, güvencesiz çalışma koşulları ve denetimsizlikten kaynaklı iş cinayetlerine kayıtsızlığı, Çalışma Eski Bakanı Ömer Dinçer’in insanlık onuruna yakışmayan sözleriyle özetlenmiştir: “Güzel öldüler”

* 2012’de toplam iş kollarındaki 3 ölümden 1’i inşaat sektöründe yaşanmışken 2013’ün ilk 9 ayında en az 206 inşaat emekçisi hayatını kaybetmiştir.

* 2002 yılında yaklaşık 350.000 olan taşeron işçi sayısı, 4 kat artarak bugün 2 milyonu geçmiştir.

Rakamlar ne kadar çarpıcı öyle değil mi? Ve bizler Türkiye’de tüm bunlar olup biterken suni gündemlerle meşgul oluyoruz. Çocukların, gençlerin, kadınların, işçilerin, çiftçilerin sessiz çığlığını duymak isteyenlere CHP’nin internet sitesini ziyaret edip hazırlanan raporları okumalarını öneririm. Hakikatler orada sizi bekliyor olacak…








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder