İktidarın ustalık dönemi
sona ermeye başladıkça anlıyoruz ki her dönemin kendine özgü öncelikleri
varmış. Ustalık döneminin önceliği eğitimi yeniden şekillendirmekmiş. Yeniden
yapılandırma demiyorum çünkü “yapılandırma” kelime itibariyle olumlu anlam
taşır. Şekillendirme ise uygulayanın kendi arzusunda gerçekleştirdiği bir
dönüşüm, başkalaşımdır. Kesintili eğitim uygulaması bu başkalaşımın en önemli
adımıydı. Tüm dirence, imkansızlıklara rağmen sadece 11 yaşındaki çocukları
İmam Hatip’li yapmak için uygulamaya sokuldu.
Meselenin sadece İmam
Hatip’lerin önünü açmak olduğunu düşünmek saflık olur. Bunun arkasında aslında
Atatürkçü düşünceyi ve cumhuriyetin kazanımlarını kökünden yok etmek var. Bu
sonuca nasıl vardığım çok basit. Hatırlayalım Kasım 2011 ‘de yine olmayacak bir
şekilde Mümtazer Türköne Türk Dil Kurumu’nun yönetim kurulu üyeliğine
atanmıştı. Atatürk’e karşı duruşu çok açık bilinen bu isme gelen tepkiler
sonucunda geri adım atıldı. İşte o süreçte hatırlarsanız aniden bir akşam, kanun
hükmünde kararname ile Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu'nun ilkelerinden
"Atatürk'çü düşünceyi yaymak" çıkartılmıştı.
12 Eylül darbesine kadar bilim
adamları, aydınlar, yazarlar tarafından desteklenen ve özerk bir yapıda olan
TDK, darbeden sonra atıl yapısıyla sadece yeni sözcük üreten bir devlet
dairesine dönüşmüştü. TDK ve TTK’nın Atatürk’ün vasiyeti doğrultusunda özerk
bir yapıya kavuşması arzu edilirken tam tersi bir şekilde Atatürk ilkeleri bir
gecede mevzuatlarından çıkartıldı.
Bugünlerde benzer bir
uygulama Milli Eğitim mevzuatlarında yapılıyor. Mevzuat sadeleştirmek
bahanesiyle “Atatürk inkılap ve ilkelerine ve anayasada
ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı yurttaşlar yetiştirmek”
ifadeleri MEB Teşkilat Yasası’ndan çıkartıldı. Peki Atatürk’ün ilkeleri neden
iktidarı rahatsız ediyor?
Atatürk’ün ısrarla tüm mevzuatlardan çıkarılmak
istenen ilkeleri, hepinizin bildiği üzere Cumhuriyet Halk Partisinin 6 Ok’udur.
Yani; Cumhuriyetçilik, halkçılık, laiklik, devrimcilik, milliyetçilik ve
devletçiliktir. Şimdi bu altı ilkeyi okuduğunuzda iktidarın yol haritasına
uygun ne görüyorsunuz? Hangi ilke uygulanıyor?
Uzun sözün kısası iktidar mensupları bu ilkeleri
kendilerine uygun görmüyorlar. Bundan dolayı kaldırmak istiyorlar.
Bir sonraki dönemin niyetleri bugünden ortadadır.
Yeni ilkeler belirleyip bu doğrultuda milli politikalar uygulamak. “Hadi canım sende!” demeyin.
Şaşırmayın. Olmaz dediğimiz herşey bir çırpıda oluverdi. Sadece yeni ilkelerin
neler olabileceği konusunda biraz fikir jimnastiği yapalım. Ümmetçilik
bunlardan biri olabilir mi? Ne dersiniz?
Atatürk’ün ilkelerinin mevzuattan silinmesinin
bir sonraki adımlarını iyi okumak lazım. Milli Eğitim Komisyonunda bu konu
gündeme getirilmeli, meclis açılınca muhakkak karşı konulmalıdır. Cumhuriyetin
kazanımlarına karşı yapılan bu zalim uygulamaları tarih affetmeyecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder